Marie Antoinette’in “Ekmek bulamıyorsanız pasta yiyin” sözünü duymayan yoktur. Sözü duyunca insan gülümsemeden edemez:

“Pasta yiyelim mi, cidden? İyi de biz ekmek bile bulamıyoruz!”

Bu, kulağa safça ama aynı zamanda halktan ne kadar uzak olunduğunu gösteren trajik bir ifade gibi geliyor.

Kraliçenin gerçekten bu sözü söyleyip söylemediği bir muamma. Ancak söz, liderlerin halkın durumunu anlamadığında neler olabileceğini gösteren bir simge hâline gelmiş durumda. Fransız halkı açlıktan kıvranırken sarayın gösterişli partileri ve şatafatlı yaşamı, bu sözü daha da anlamlı hâle getirdi.

Komik Boyut: Masum Bir Çözüm Önerisi mi?

Belki de Marie Antoinette, gerçekten sadece tatlı bir öneride bulunuyordu! O dönem Fransa’nın saray yaşamında pasta ve diğer lüks yiyecekler sıradandı. Kraliçe, “ekmek yoksa” yerine hemen bir alternatif sunmuş olabilir. Düşünsenize, biri size “açım” dediğinde “Pizza söyle!” diye karşılık verdiğinizi… Ne kadar naif ve bir o kadar da safça bir çözüm!

Ancak bu komik öneri, açlık sınırında yaşayan insanlar için hiç de eğlenceli değildi. Halkın ekmek alacak parası bile yokken böyle bir öneri, yalnızca kızgınlığı artırdı.

Trajik Boyut: Saraydan Giyotine

Halkın Marie Antoinette’e duyduğu öfke büyüdükçe büyüdü. Fransız Devrimi sırasında isyan eden halk, kraliçeyi saraydan aldı ve trajik bir şekilde giyotine gönderdi. Bu olay, liderlerin halkın gerçek ihtiyaçlarına duyarsız kalmasının ne kadar pahalıya mal olabileceğini gösteren tarihin en net örneklerinden biridir.

“Ekmek yerine pasta önerenler, sonunda halkın adaletine hesap vermek zorunda kalır.”

Liderlik ve Empati

Marie Antoinette’in hikâyesi, liderlerin empati ve anlayış göstermesinin ne kadar önemli olduğunu vurguluyor. Gülüp geçilen bir söz, halkın kırılma noktası olabiliyor. Unutmayalım, liderler halktan uzaklaştıkça uçurum derinleşir.

“Pastan varsa ye, ama halkın ekmeğini ver ve karnını doyurmayı da unutma.”

 

Nurhayat Volkan