Türkiye’nin Görülesi Başarı Hikayeleri

 

Mehmet Can Dursun, İrfan Efe Boztepe, Mehmet Ali Yalçındağ, Adalet Ağaoğlu. Farklı profillerde takdir etmemiz gereken isimlere sadece bir örnek

 

İçinde yaşadığımız toplum –çok gözle görülmese de- bir çok şeyi belirler. Yaşam kaliteniz, çalışma koşullarınız, kendinizi ifade edebilmeniz;  hatta ve hatta başarılı olmanız bile toplum tarafından yönlendirilir.

Çokça sorulan sorulardan biridir neden Türkiye’den Dünya markası çıkmıyor diye?  Sadece ekonomi alanında düşünmeyin, dünya markası olan bir bilim adamı, yazar, sanatçı...

Bunun cevabı çok basit. Türkiye toplumu başarıyı çok çabuk unutabiliyor.

Öncelikle başarı, doğası gereği farklı olmayı gerektirir. Farklı olmalı ve farklı düşünmeli, sizden öncekilerin ne yaptığını, dünyanın nereye gittiğini anlamalı; buna dair kendinizce bir yorum ve yaklaşımınız olmalı. Şimdi de aldığınız tüm eğitimi düşünün. Farklı olmanın nasıl sözlü, ya da sözsüz biçimlerde yok edildiğini.

Elbette sadece eğitim değil, aile, toplumsal inanışlar ve deneyimler diğer belirleyenler. “Ağaç yaşken eğilir”, “başta gidenin başı gider”  gibi atasözleri aktarmak istediğimizi anlatıyordur.

Peki her şeye rağmen aramızdan girişimci, yenilikçi bireyler çıkmıyor mu? Onlar nelerle karşılaşıyorlar ve başarı yolunda neler yaşıyorlar? Elbette çıkıyor; üstelik hepsinin ortak noktası azimli olmaları, doğru bildikleri yolda mücadele etmekten çekinmemeleri, çalışmaya ve üretmeye odaklanmaları, toplum için, insanlık için faydalı projeleri hayata geçirmeleri...

Birinci örneğimiz gençlerden… Antalya TED Koleji’nden 10. sınıf öğrencisi Mehmet Can Dursun ile 11. sınıf öğrencisi İrfan Efe Boztepe, şeker hastalarının iyileşmeyen yaraları için atık yengeç ve karides kabuklarından yara bandı üretiyor. Projelerini TÜBİTAK’a gönderiyorlar, ancak proje kabul görmüyor.  Burada başarının ikinci şartı devreye giriyor. Yılmamak. Ve gençler, Amerika’daki Genius Olimpiyatlarına gönderiyorlar. 54 ülkeden 2.450 proje arasında birinci oluyorlar.

İkinci örneğimiz iş dünyasından… 1990 yılında profesyonel hayatına başlayan Mehmet Ali Yalçındağ; 27 yıllık profesyonel hayatına bir çok başarıya imza atıyor. Yalçındağ, geleneksel ve dijital dönem arasındaki geçişin daha hızlı olması gerektiğini ve markalar tarafından reklam yatırımlarının dijitale de ayrılması gerektiğinin altını bir çok defa çiziyor. Bu yaklaşım ile Yandex Türkiye’de CEO, alibaba.com’un Türkiye distribütörlüğünü ve temsilciliğini yapan E-GLOBER’da Yönetim Kurulu Başkanı olarak görev alıyor. Yandex Navigasyonu kullanmayan var mı? Mehmet Ali Yalçındağ,  bütün bunların yanında neredeyse sürekli bir biçimde kendisi hakkında yapılan yanlış /taraflı haberlerle savaşmak zorunda kalıyor, hala da bu konuda çaba göstermeye devam ediyor. 

Bir örnekte sanat dünyasından verelim. Hayatında onlarca romana, öyküye ve oyuna yer veren 87 yaşındaki Adalet Ağaoğlu  yıllar boyunca defalarca gizli gözlerin üstünde dolaşmasından, sayısız haksızlığa uğramaktan da geri kalmıyor.  Kimi zaman sahip olduğu düşünülen politik görüşleri nedeniyle kimi zamansa düpedüz mesleki kıskançlıklar nedeniyle dikliyor bu gözler üstüne ve onu kovalamayı sürdürüyor.  Milliyette gazetesinde verdiği röportajından devam edersek “Oysa belli bir politik kimliğe sahip olmak gibi bir derdi yoktur Ağaoğlu’nun; o sadece aydın kimliğiyle hareket eden, doğru bildiklerini söylemekten, izlediği haksızlıkları kaleme dökmekten kaçınmayan ‘adaletli’ bir sestir sadece.”

Örnekler üzerinden bakıyoruz ve Türkiye’de başarılı projeleri canı gönülden desteklemeliyiz diyoruz.